Süper Lig

Olay Sözler Gerizekalıdan Futbolcu Olmaz!

REHA KAPSAL – YETERSİZ VE FORMSUZ

Beşiktaş, milli araya Alanya galibiyetiyle girdi ve oyun pratiğinin daha yukarı çıkması açısından iyi bir süreçti. Yalnız Ankaragücü gibi transfer tahtası kapalı, oyuncu kadrosu çok yeterli olmayan bir takıma karşı dahi bu kadar kötü görüntü veren Beşiktaş’a milli ara da fayda etmemiş.

Siyah-beyazlılar, oyuna Alanya maçının ikinci yarısındaki saha içi düzeni gibi N’Koudou’nun yerine Güven’le başladı. Beşiktaş, top kendilerinde olduğunda 4-2-4 saha içi yerleşimiyle direkt hücum oynayabilirdi. 27’de Diaby’nin kaçırdığı gol de Beşiktaş’ın bu hücumlarla nasıl oynayabileceğinin göstergesiydi.

Beşiktaş, Ljajic’in yedek başladığı maçın ilk yarısında takımı yönlendirecek, hücum hattındaki futbolcuları oynatacak birinin eksikliğini hissetti. Ljajic oyuna girdikten sonra ikinci 45’te hücum aksiyonları fazlalaştı. Beşiktaş’ın eldeki oyuncularla ilk 8 haftadaki oyunu ve planı, Avcı’dan sahaya geçişte hala sağlıklı bir görüntü vermiyor.

Futbolda topa sahip olmak önemli yalnız bunu öne taşıyamıyorsanız, dikine oynayamıyorsanız bir sıkıntı var. Bu kadar hücumda kenar oyuncusu transferi yerine Burak’ın alternatifi iyi bir santrfor alınmaması yapılan en büyük hatalardan biriydi. Beşiktaş’ta hücumcuların son vuruş becerisinin istenilen seviyede olmaması skor üretmekteki en büyük sıkıntı. Burak ve Ljajic haricinde net tabela yapacak oyuncu yok.

Hücumcuların dar alanda çabuklukları ve hızları var ama gol vuruşları ve becerisi farklı bir şey. Beşiktaş’ın bu kadar topa sahip olduğu bir oyunda; pozisyon üretkenliği hücumda bir türlü sağlanamıyor. Saha enine çevrilip oynansa Beşiktaş’ın belki 8 haftada 24 puanı vardı! Beşiktaş’ın şampiyonluk hedefiyle kurulan kadrosu yetersiz mi, formsuz mu?

Şampiyon yapması için sezon başı göreve getirilen teknik direktör Abdullah Avcı yetersiz mi, formsuz mu? Sanırım esas tartışılması gereken konular bunlar.

SİNAN VARDAR – FIRSAT KAÇTI

Beşiktaş için gündem seçim… Bugünlerde takıma daha çok destek vermek gerekir. Dün dikkatimi çeken; Ankara’da Beşiktaş taraftarının takımlarını yalnız bırakmamasıydı. Bu büyük taraftara şapka çıkarmak istiyorum; helal olsun. Tabii dün kaybedilen 2 puan şampiyonluk yarışında önemli kayıp. Dünkü sonuç gelecek hafta oynanacak Galatasaray maçının önemini daha da artırdı.

Beşiktaş dünkü beraberlikte çok önemli bir iki puan bıraktı. Gerçi takım derli-topluydu. Ama gerçeği söylemek gerekirse siyah-beyazlı takım üretkenlikte sınıfta kaldı. Kulübede kendini paramparça eden Avcı’nın da üretkenlik konusunda radikal çözümler getirmeli. Özellikle son 20 dakikada kaçan goller saç baş yoldurdu.

Gerçek olan şu ki; iyi bir Burak, Beşiktaş’ın en büyük gücü… Tabii Burak Yılmaz maalesef bu ağır maç temposunu kaldıramadı. Dün Güven’in pozisyonunu anlayamadım. Atiba orta sahada savaşırken Diaby her geçen hafta takıma daha çok alışıyor. Tabii Lens yine ömür törpüsüydü. Taraftar Lens’e zor sabrediyor.

3 BEFAM imalatı Korcan, Necip ve Aydın dün sahada mücadele etmesi büyük bir onurdu. Yeni yönetim unutma, Beşiktaş’ın geleceği altyapıda… Hakem Ali Şansalan harika bir yönetim gösterdi. Tebrikler genç kardeşim… Merkez Hakem Kurulu’nu tebrik ederim. Süper Ligimize böyle hakemler çok yakışıyor.

Ayrıca Ankaragücü ile Beşiktaş taraftarlarının arasındaki gerginliği bitirmeleri övgüye değerdi. Bugünkü kongrede başkan adaylarına başarılar diliyor. Beşiktaş için hayırlı uğurlu olsun.

TURGAY DEMİR – ESKİ BEŞİKTAŞ YOK

Beşiktaş’ın Abdullah Avcı’nın istediği oyunu oynayabilmesi için kadrosunda Emre Belözoğlu’nun olması lazım ama yok… Avcı’nın pas ve topu geri kazanma konusundaki istatistik takıntısı takımı öyle bir etkiledi ki oyuncular öne oynama cesaretini kaybetti…

Deyim yerindeyse hocanın istatistik konusunda ‘gözünü doyurmaya’ çalışıyorlar… Risk alan yok, adam eksilten yok, çok mecbur kalmadıkça şut deneyen bile yok… Caner yılların tecrübesi ile sisteme isyan edip öne oynamayı zorlarken, Atiba tamamen “istatistik yaparak” yana-geriye oynuyor… Bir de topla buluştuğu anda kaleye dikine giden Diaby var… Zaten durağan dakikalarda tek pozisyonu da o yakaladı.

İkinci yarıda Adem’in oyuna girmesiyle Beşiktaş baskı kurdu. Burada bir not düşmek istiyorum… Yanımda oturan meslektaşım Orhan Yıldırım’a maçın ilk dakikasından itibaren hakemle ve rakiple didişen Sedat Ağçay’ın takımına zarar verdiğini söylüyorum.

İşte o Sedat durduk yere hakemler inatlaşıp kendini attırdı! Pes! En başta takımına ihanet ediyorsun. Ankaragücü zayıf bir takım. Ancak Beşiktaş’ın da bu zafiyetten faydalanacak hali yoktu.Güven ne yaptığını bilmiyor, Burak da çıkana kadar son derece etkisizdi.

Yakalanan en net pozisyonda Diaby topu boş kaleye atamadı, ardından Umut karşı karşıya kaçırdı. Hal böyle olunca iki puan daha gitti… Ben oyuncuları bu kadar formsuz olmalarını kafalarının karışık olmasına bağlıyorum.

Bu sistem inadı devam ettikçe Beşiktaş hiçbir zaman eski Beşiktaş olamaz… Beşiktaş’ta başkanlık seçimi var… Yeni başkan ister Adalı, ister Çebi, ister Tekinoktay olsun; mutlaka futbolcularla toplantı yapıp onları dinlemelidir.
Abdullah Avcı hatalarını göremiyor, en iyi futbolcular bile sıradanlığa evrildi hoca farkında değil! Muhtemelen şikayetlerin hepsi hocayla ilgili olacaktır.

ERMAN TOROĞLU – GERİ ZEKALI OLAMAZ

Ankaragücü toplama bir takım. Çok koşuyorlar, mücadele ediyorlar, fakat belli bir oyun planları yok. Yani, çok pozisyonda boşu boşuna koşuyorlar ve mücadele ediyorlar. Beşiktaş ise daha bir derbi toplu görünüyor. Ne yaptıklarını biliyorlar. Ama onlar da iyi oynuyor mu, hayır! Zaten koskoca 45 dakikada 1 tane pozisyon var, onu da Beşiktaş yakaladı.

İkinci yarı başlıyor, maç ilerledikçe Beşiktaş’ın da baskısı artıyor, ama bu baskı da haybeye yurttan sesler! Göstermelik baskı. A.Gücülü oyuncular da yorgunlar, daha fazla kapanıyorlar, ama iyi kontratak yapamıyorlar. Yük çok fazla defansa biniyor.

Bu arada sahneye A.Gücülü Sedat çıkıyor. Hakeme bir şeyler söylüyor ve atılıyor, muhakkak küfür ediyor. Altını çizerek söylüyorum, böyle bir maçta böyle bir pozisyonda hakeme küfür eden oyuncuya ben ‘geri zekalı’ derim. Ama futbolcu akıllı adamdır, zeki adamdır; geri zekalıdan futbolcu olmaz.

Pekala bunun sebebi nedir? Ben şuna bağlıyorum; çok fazla yük bindi, antrenman noksanlığı var, beyine de oksijen az gitmeye başladı, saçma sapan bir iş yaptı! Bu oyuncu bunu düşme maçına yapsa ‘maçı sattı’ derler. Bir ikili mücadele olsa, zor ya da kritik bir akını kessen ve atılsan; öpüp başıma koyacağım.

Fakat işin enteresan tarafı Beşiktaş, 10 kişi kalan bu A.Gücü’nden yine faydalanamadı. Beşiktaş iyi değil, futbolcuların havası da, teknik heyetin havası da iyi değil.. Bakalım yeni yönetimle birlikte, kımıldayacak mı siyah-beyazlılar.

A.Gücü için bu, altın değerinde bir puan.. Ancak bu kadar efor sarf ettikten sonra inşallah haftaya oynayacakları maça daha derli toplu çıkarlar. Hakemi dikkatle izledim. Futbolcularla münasebeti iyi, gördüğünü çalmaya gayret ediyor.

Bu maçta bayağı beğendim. İnşallah bundan sonra daha iyi olur. Çünkü bir maşallah diyoruz, ondan bakıyorsunuz ki rezalet! Ama fiziği, duruşu ve hareketleriyle; özellikle de maçı oynatma isteğiyle iyi puan verdim.
İki takım ve bir hakem.. İçinden birini seç deseler, hakemi seçerim.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu